minikbahçıvanımbenim

minikbahçıvanımbenim
minikbahçıvanımbenim

8 Mart 2016 Salı

HİDİV KASRI

Merhaba,

Hafta sonu nereye gidelim sorusunun en güzel cevaplarından birisi Kanlıca sırtlarında bulunan Hidiv Kasrı. Tabelalar yol gösterici, ulaşım kolay. Burası hakkında internette pek çok tarihi bilgi var zaten, ben sadece orada geçirdiğimiz birkaç saati paylaşmak istedim. Hidiv Kasrı'na ilk kez Kuzey bebekken gitmiştik. Bol oksijeni alınca neredeyse gün boyu uyumuştu.


Gelelim bugüne; biz Anadolu Yakası'nda olduğumuz için TEM otoyolundan Fatih Sultan Mehmet (FSM) Köprüsü istikametinde Kavacık Köprüsü'nden sağa yukarı Hidiv Kasrı tabelalarını takip ederek kolayca ulaştık. Bu benim bildiğim güzergah, mutlaka başka yollar da vardır. İçeri giriş otopark ücreti olarak 6 TL alınıyor. 1907 yılında yapılmış olan Hidiv Kasrı gerçekten hem tarihi dokuyu yansıtıyor hem de klasik bir cümle olan ''şehrin gürültüsünden kaçmak'' için ideal bir yer. Özellikle çocuklu aileler için çok uygun, koru içindeki yürüyüş parkuru uzun diye düşünülebilir (yaklaşık olarak 1.5 km.) ama bebekler ve küçük çocuklar zaten arabaları ile dolaştırılıyorlar, e siz de yürürüm ben derseniz yeşilin kokusunu doya doya içinize çekin derim.Otoparkın hemen sağ altında da bir çocuk oyun parkı bulunuyor.Biz gittiğimizde hava soğuk ama güneşliydi, evde öksüren ve hapşıran Kuzey açık havada kaldığımız sürede bir kere bile öksürmedi. Kuzey için her türlü hava şartı farketmese de kış günü güneşli bir havada öyle bir ortamda olmak güzel. Hidiv Kasrı'na hafta içi hiç gitmedim ama sanırım daha güzel ve özeldir, çünkü hafta sonu oldukça kalabalık.Zaten girince otoparkın doluluğundan da anlaşılıyorHafta sonları açık büfe servis hizmeti veren işletme olan Beltur ayrıca nişan, düğün, doğum günü gibi çeşitli organizasyonlara da ev sahipliği yapıyor. 

Fiyatlar internetten rahatlıkla öğrenilebilir. Fiyat ve randevu bilgileri için link aşağıda.
http://www.hidivkasri.com/hidiv-kasri-kahvalti/
Ayrıca kuleden manzara bir harika,boğaz tüm güzelliğiyle gözünüzün önünde. Yeşiliyle, mavisiyle ..

Şimdi burayı Kuzey'in yönünden ele alalım; annesinin kasrın içinde toplantısı vardı ve konuşmacı olması nedeniyle anne oğul sadece aralarda görüşebildiler. Toplantı odasının kapısından yemek yemek vaadiyle ayırdığımız Kuzey'i doğruca yemek salonuna götürdük, (yemek denilince akan sular duruyor çünkü) ve sonrasında da hedefimiz doğruca bahçe.  
*
Elindeki balon kılıcı üst katta çocuklarla bir arada oynadığı salondaki animatör abisi yaptı.
Bahçede rastladığımız şaşkın kedinin Kuzey'in balonuyla başı dertte, kedi ve Kuzey'in birbirleri ile uzun süren çığlık çığlığa diyaloglarından sonra,
kedi bir daha görünmemek üzere ortalardan kayboldu, bu arada da Kuzey'in elindeki balon kılıcı 'hayıııl buldan dutucam' haykırışları.. her ne kadar kılıç buradan tutulur desek de..
Kedinin ardından uzun süre ağlayarak vedalaştıktan sonra haydi bakalım koşturma başlasın, tabii ağladığı için terledi, içeri girdik, üstü başı değişti ve yeniden dışarı çıktık.
Kuzey bebekliğinden beri çok terleyen bir çocuk.Sırtına ter önleyici bez koymak çare değil yeterli olmuyor, onun için bir yere giderken çekmecesini olduğu gibi götürüyoruz neredeyse.
Dedesi, Kuzey ve ben o gün hem içeride hem de daha çok bahçede vakit geçirdik.Uzun koşuşturmaların sonucunda temiz havayı da alınca bebekliğinde olduğu gibi yine arabasında uyudu. Biz de güzel bir hafta sonunu Hidiv Kasrı'nda geçirmiş olduk. Sonrasında da evde buluşmak üzere anneye veda ederek dönüş.
Kuzey genelde Cuma akşamı kendi deyimiyle 'anne baba evine ' gidip Pazartesi sabahına kadar kalıyor.
Pazartesi sabahı da babaanne ve dede evine geliş:) Bu gülen yüz bana ait tabii ki ..

Sevgiler:)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder