Merhaba,
Güzel Antibes'i anlatmaya böyle güzel bir fotoğraf ile başlanır diyelim ve başlayalım.
Nice ve Cannes arasında bulunan Antibes A 8 otobanı üzerinden Nice'e yaklaşık olarak 23 km. Cannes'e ise 15 km.uzaklıkta bir yerleşim yeri.
Önce İstanbul'dan yaklaşık 3.5 saat süren bir uçuşla Nice Cote d'Azur Havaalanına oradan da şehir içi otobüsleriyle direkt olarak Antibes'e gitmek mümkün.
Pasaport işlemlerini bitirip Nice havaalanından çıktıktan sonra ulaşım bedeli 6 euro olan 98 numaralı otobüs ile önce Promenade des Anglais tarafına sonra da Le Meridien Hotel'in yanından kalkan (Avenue de Verdun ve Avenue Gustave V kesiştiği bölge) ve ulaşım bedeli 1.5 euro olan Nice-Antibes otobüslerine biniliyor.Otobüsler klimalı,temiz ve dakik.
Antibes Roma döneminden kalma çevresi surlarla kaplı çok güzel bir yerleşim yeri.Gezdiğimiz diğer tüm Fransız şehirlerinde olduğu gibi Antibes'in de Old Town (eski şehir) olarak belirtilen bölgesinde pek çok küçük sevimli dükkan mevcut;daracık sokaklarda hediyelik eşya satan yerler,ev ve dükkanların önünde çiçekler,açık pazar (Marche Provencal) ,kafeler,minik butikler,pastane,fırın,dondurmacılar ve daha pek çok seçenek var.
Sokaklar oldukça dar,her yerde turist var.Dolaşırken pek çok İngiliz ve Rus turistle karşılaştık ve hepsi çocuklu hem de yaş ve boy sıralamasıyla gelmişler.Seneye Kuzey'le gelirsem akibetim ne olur diye özellikle çocuklu ailelere ve etrafa bu konuda çok dikkat ettim.Antibes gerçekten çocuk dostu bir şehir, kaldırımlar alçak çocuk arabaları kolaylıkla indirilip çıkarılıyor,iç sokaklar muntazam çünkü çok güzel döşenmiş taşlarla kaplı,sürücü saygılı,yaya saygılı ve her şey olması gerektiği yerde.
Antibes Roma döneminden kalma çevresi surlarla kaplı çok güzel bir yerleşim yeri.Gezdiğimiz diğer tüm Fransız şehirlerinde olduğu gibi Antibes'in de Old Town (eski şehir) olarak belirtilen bölgesinde pek çok küçük sevimli dükkan mevcut;daracık sokaklarda hediyelik eşya satan yerler,ev ve dükkanların önünde çiçekler,açık pazar (Marche Provencal) ,kafeler,minik butikler,pastane,fırın,dondurmacılar ve daha pek çok seçenek var.
Sokaklar oldukça dar,her yerde turist var.Dolaşırken pek çok İngiliz ve Rus turistle karşılaştık ve hepsi çocuklu hem de yaş ve boy sıralamasıyla gelmişler.Seneye Kuzey'le gelirsem akibetim ne olur diye özellikle çocuklu ailelere ve etrafa bu konuda çok dikkat ettim.Antibes gerçekten çocuk dostu bir şehir, kaldırımlar alçak çocuk arabaları kolaylıkla indirilip çıkarılıyor,iç sokaklar muntazam çünkü çok güzel döşenmiş taşlarla kaplı,sürücü saygılı,yaya saygılı ve her şey olması gerektiği yerde.
Çocuk arabaları konusunda İstanbul'a değinmeden geçemiyorum;önce kendim çıkıyorum kaldırıma arabasını ters döndürüp Kuzey'i öyle yukarı çekiyorum,doğrudan kaldırıma çıkarmaya çalışsam arabanın eğiminden dolayı sapına asılı herşey yerlere sürünecek.
Birkaç fotoğraf;
Vitrinler çok hoş,küçük ve sevimli,insan her dükkana girip çıkmak istiyor,e ben de öyle yaptım zaten...
Aşağıdaki fotoğrafta görülen butik pastane yörede ve Fransa'da çok ünlü.Fotoğrafı çektiğim anda kapalıydı.
Boulangerie Veziano
Programlarını seviyorum ve izliyorum, şimdi de yerinde gördüm.Aşağıda video linkini veriyorum;
https://www.youtube.com/watch?v=ZMXoTNAmlaE
Marche Provencal ''açık pazar'' küçük, şirin, üreticiden yöresel ve taze ürünlerin satıldığı üstü kapalı bir alanda kurulmuş.Pazar toplandıktan sonra akşam yemeği için masalar kuruluyor.
Marche Provencal'da her çeşit taze meyve ve sebze,şekerleme,baharat,çiçek bulmak mümkün.
Alışveriş yoğun,kalabalık nedeniyle neredeyse adım adım ilerleniyor.Özellikle fiyat etiketleri ile çektim,bir yere giderken fiyatlar hakkında ön fikir sahibi olmak güzel.Pazartesi günü dışında her gün açık,sabah çok erken açılıyor öğlen de 13:00'de toplanıyorlar.
Her çeşit ve büyüklükte peynirler;
Aşağıdaki fotoğrafta üstünde''Tomme A la Tomate/Olive''yazan peyniri de araştırdım ''Tomme'' Fransız Alpleri ve İsviçre'de üretildiği yazılı.Kaymağı tereyağına ayırılan sütlerden yapıldığı için düşük yağ oranına sahip bir peynir.
Aşağıda; ''ciboulette'' (okunuşu sibulet) yani frenk soğanı. Salatalarda, yumurtalı,mantarlı ve etli yemeklerde ve peynir baharatı olarak kullanılıyor.
İstanbul'da limonun fiyatı bütün kış düşmedi, Antibes'de de aynı,
Basil ya da fesleğen her yerde,
Pazarın giyecek bölümü,
Sabun,lavanta yağları,lavanta keseleri
Lavanta keseleri;1 kese 3.50 ,3 kese 10 euro ve mis gibi kokuyorlar,
Kilosu 88 euro olan özel bir mantar.
Aşağıdaki link ''kitchen butterfly''adlı bir bloga ait.Zehirli mantarları ve tedbirlerini anlatıyor ve yemek tarifleri de var.
Ama bizim çağla orada çok pahalı,14.95 euro.Bazen aynı hatayı hep yapıyorum ve hemen TL ye çeviriyorum, 3'e katlayınca da fiyat uçup gidiyor.Bu mevsim İstanbul'da çağla yemedim, fiyat bilmiyorum, fikir de yürütemiyorum,kilosu 15 TL.olabilir de hani,hele ilk çıktığında can erik gibi..
Ağustos böcekleri tüm güney bölgesinde çok yaygın olarak hediyelik süs eşyalarında kullanılıyor.Bazıları sensörlü yanından geçerken ses çıkarıyor.
Magnetler ve yağlar,
Aşağıda görülen Badiane -Yıldız Anason,şifalı bitkiler kategorisinde bulunuyor.Öksürük,bronşit ve solunum yolu hastalıklarına karşı kullanılıyormuş.
Baharatçılar her yerde aynı, Kapalıçarşı gibi tıpkı
Bal çeşitleri ülkemizdeki gibi bol;satıcının tatmamız için uzattığı lavanta balı bana çok tatlı geldi ama çiçek balını çok beğendik ve aldık.Lavanta ve çiçek balını 9.50 euroya satın almak mümkün.
Petek bal olarak satın almak istenirse de 5 euroya fotoğrafta görülen miktarda.
Nohut unuyla yapılan bir pankek,krep ya da gözleme (hepsine de benziyor) olan Socca bu bölgede çok ünlü.Odun ateşinde ve büyük bakır tavalar içinde hemen pişiriliyor ve porsiyon olarak kesiliyor.Aşağıda socca pişirmek için pazara seyyar arabası ile erkenden gelen satıcının fotoğrafını çektim. Salata, zeytin ve peynirle de servis edilebiliyor. Pazar kapanırken de toplanıp gittiler.
Fırının daha yakından görünüşü
Aşağıda soslar görülüyor; bir tanesi dikkatimi çekti peperonata; 3 renkli biber yemeği.
Pazar sonrası istikamet Old Town ve sokak aralarından marina,
Antibes sokaklarında dolaşan minik tren(Petit train D'Antibes)
Antibes'deki Port Vauban Akdeniz'in en büyük yat limanı olarak geçiyor.
Fikir almak adına marinanın linki;
Aşağıda fotoğrafta kapının üstünde görülen bronz heykelden sahil boyunca değişik formlarda var.Hem de öyle değişik yerlerdeler ki.Okuduğum bir yazıyı paylaşıyorum;
''From 19 June until 18 September 2016, Old Town Antibes (Vieil Antibes) will welcome 19 bronze sculptures from Niçois artist Nicolas Lavarenne.''
Aşağıdaki sitede heykellerin çok güzel görselleri var.
https://accessriviera.wordpress.com/2016/06/
Limandan yukarılara doğru ilerleyerek Picasso Müzesine ulaşılıyor.
Alttaki fotoğrafta yine bir Nicolas Lavarenne eseri olan bronz heykel
Picasso Müzesi yolunda ileride bir bronz heykel daha,
Aynı yol üstünde mavi panjurlu bir ev
Picasso eserleri Grimaldi Şatosu'nda sergileniyor, Pazartesi günleri kapalı. Giriş ücreti yetişkinler için 6 euro ve 65 yaş üstüne de yarı yarıya 3 euro.
Antibes'de ayrıca kumsallarıyla ünlü olan The Cap d'Antibes ve Juan-Les-Pins adında 2 bölge var.
Taşlı Nice şehri plajlarının aksine Antibes'in plajları kumlu,çok kalabalık ve Nice ve Cannes'den daha sıcak bir deniz suyu var.
Antibes'te 3 plaj var.Marinanın hemen yakınında bulunan Plage de la Gravette.
Antibes'te 3 plaj var.Marinanın hemen yakınında bulunan Plage de la Gravette.
Alttaki fotoğrafta yine bir Nicolas Lavarenne eseri olan bronz heykel
Picasso Müzesi yolunda ileride bir bronz heykel daha,
Aynı yol üstünde mavi panjurlu bir ev
Picasso eserleri Grimaldi Şatosu'nda sergileniyor, Pazartesi günleri kapalı. Giriş ücreti yetişkinler için 6 euro ve 65 yaş üstüne de yarı yarıya 3 euro.
The Cap d'Antibes Antibes ve Juan-Les-Pins arasında yer alıyor.
Bir tanıtım sitesinde şöyle deniliyor;If you're looking at a map, it's hard to know where Antibes ends and Juan-les-Pins begins.
''eğer haritaya bakarsanız Antibes'in nerede bitip Juan Les Pins'in nerede başladığını bilmek zordur''.
Aşağıdaki linkten Antibes hakkında her bilgiye ulaşılabilir;
Antibes merkezinde aynı Nice'de olduğu gibi su fıskiyeli ve yeşilliklerle çevrili bir meydan var;Place General De Gaulle.Burada da çocuklar keyifle su ile oynuyor ve anneler de banklarda bekliyor.Restaurant ve cafeler meydanı çevreliyor.Tam karşısında ve Nice otobüs durağının arkasında Monoprix var. Nice ve çevre kasabalara giden otobüsler Monoprix önünden kalkıyor. Antibes-Nice otobüs bilet ücreti 1.50 euro.
Antibes'in gün batımı da gecesi de ayrı güzel.Port Vauban'da bulunan yer altı garajına ya da sokak aralarına arabanızı parkedip rahatça dolaşabilirsiniz. Marina'da çok büyük bir dönme dolap bulunuyor.Ve geceleri;hediyelik eşya, yöresel ürünler,takı,toka,fular standlarının olduğu açık hava pazarı kuruluyor. Her yer aydınlık, kalabalık ve canlı.
Antibes izlenimlerim;
Bu bölgenin her yerinde otobüse binerken ve inerken otobüs şoförleri sizi selamlıyor,tabii yolcular da onları,yani sürekli bir''bonjour-au revoir''durumu söz konusu. İngilizce bilmediği için sorduğum adresi anlamayan şoför Antibes'de koca otobüsü telefonumdan gösterdiğim durak ismine bakmak için durdurdu ve eliyle daha gelmedik işareti yaptı ve geliyoruz işaretini de ekledi,tabii bu işlem birkaç dakika sürdü,daha önce de yazmıştım bu bölgede telaş,acele kavramlarının olmadığını;yolculardan en ufak bir itiraz yok hayret! İneceğim durağa geldiğimizde de ''Au Revoir Madam'' diyerek beni uğurladı ve ben de el sallayarak teşekkür ettim.Birbirlerini hiç tanımayan insanların sürekli olarak ''bonjour-bonsoir-au revoir'' kelimelerini kullanarak gün boyu selamlaşmaları,hiç birşey söylemeseler de gülümsemeleri Güney Fransa'da yaşamın güzelliğinin kanıtı.
Sevgiler:)